Son zamanlarda Kızamık vakaları artıyor ve göçmenlerin salgınları körüklediği düşünülüyor. UNICEF, Avrupa ve Orta Asya'da Ocak-Aralık 2023 arasında doğrulanmış kızamık vakalarının 30.601'i olduğunu ve bu sayının 2022'de 909 olduğunu raporladı. Son verilere göre en yüksek kızamık vakası oranı 100.000 kişi başına 69 vakayla Kazakistan'dadır. Ardından 100.000 nüfus başına 58 vaka ile Kırgızistan gelmektedir. Aralık ayında kızamık salgını ilan eden Romanya'da oran 100.000 kişi başına 9,6’dir.

Kızamık vakalarındaki bu yüzde 3000 artış, aşı kapsamının 2020 ile 2022 yılları arasındaki gerilemesinden kaynaklanmaktadır. COVID-19 salgını bu dönemde aşılama performansını önemli ölçüde etkileyerek aşılanmamış ve yetersiz aşılanmış çocukların birikmesine neden olmuştur.

Yurt içi ve yurt dışı seyahatlerin yeniden başlaması, COVID-19 salgınından sonra halk sağlığı önlemlerinin kaldırılması, özellikle aşılanmamış ve yetersiz aşılanmış topluluklar içinde bulaşma riskini artırdı.

Türkiye’nin de içinde olduğu kızamığın endemik bir hastalık olarak ortadan kaldırıldığını ilan eden birçok ülkede de vakalar rapor edilmiştir. Bu tür ülkelerde kızamığın yaygınlaşması için virüsün ithal edilmesi, aşılanmamış bir cep bulması ve yayılması gerekiyor. Ama dört önemli kavram düşünülürse kızamığın yayılması çok da zor değildir:

• Küreselleşme. Bütün virüsler yalnızca bir uçak yolculuğu uzağınızdadır.
• Bulaşıcılık. Kızamık dünyadaki en bulaşıcı virüslerden biridir.
• Ne yazık ki dışarıda çok fazla kızamık var. Pek çok ülkenin aşılara erişimi yok ve kızamık aşılama oranları %70'in altında
• Son yıllarda bu etkenlere aşı karşıtlığı Aşı talebindeki azalma, kısmen COVID-19 salgını sırasında ve sonrasında yaygınlaşan yanlış bilgi ve güvensizlikten kaynaklanıyor ve bu nedenle halk sağlığının habercilik konusunda çok dikkatli davranması, insanların kendilerini koruyabilmeleri için vakalar hakkında yeterli bilgi sağlanması gerekiyor. (örn. şu anda Türkiye’de kızamık vakası var mı?, vb.).

Kızamığın göçe bağlı olduğu yönündeki düşüncelerin yanı sıra epidemiyolojik gerçek şu ki, her yıl 1 milyardan fazla insanın hastalık salgınlarının görüldüğü ülkelere girip çıktığı küreselleşmiş bir dünyada yaşıyoruz. Eğer tüm topluluklarda rutin çocukluk çağı aşılaması (en az %95) sürdürülmezse, diğer ülkelerden ithal edilecek virüs büyük ve yıkıcı salgınlara neden olabilir. Kızamığın ortadan kaldırılmasına yönelik ilerlemeyi yeniden kazanmak için, ülkelerin 2 doz kızamık içeren aşıyla %95'in üzerinde aşılama oranına ulaşması ve bunu sürdürmesi zorunludur. Bu nedenle geçtiğimiz ay CDC, 6 aylık ve daha büyük tüm yolculara, varış noktalarına bakılmaksızın aşı olunmasını önerdi.

Uzm. Dr. Tutku Taşkınoğlu